LEED Sertifikası nedir?

by Utku Akdağ

Sürdürülebilirliğin pek çok ölçekte incelenebilir bir kriter olduğunu söyleyebiliriz. Daha önceki yazılarımızda bireysel yaşama ve karbon ayak izimizi düşürmeye yönelik birçok tavsiyelerimiz oldu. Bunlar, gündelik hayatımız için küçük tavsiyelerdi ya da seyahat gibi hobilerimizi yaparken yaklaşımımızı geliştirmek, değiştirmek üzereydi. Bu gibi değişimler bireysel çapta küçük görünse de, büyük kitlelere yayılabilirse ciddi değişiklikler yaratabilir; ancak inanılmaz derecede enerji harcayan sayısız endüstri mevcut. Örneğin kırmızı et üretimi ve tüketiminin karbon ayak izine olan katkısına bir ara değinmeliyiz. Şimdilik ise inşaat sektöründen bahsedeceğiz.

Dünyada her yıl 12 milyar ton beton kullanıyor. 12 milyar ton beton için 2 milyar ton çimentoya ihtiyaç duyuluyor ve 1 milyar ton çimento, 1 milyar ton karbondioksit salınımına  yol açıyor. 2018’de fosil yakıt kullanılan endüstrilerden çıkan karbondioksit miktarı ise 37 milyar ton. Yani yüzdeye vuracak olursak, karbon salınımının %5,4’ü sadece çimento üretiminden kaynaklanıyor.

Bu yüzden yapılarımızı tasarlarken artık birçok kritere daha dikkat etmeliyiz. LEED sertifikası projelerin sürdürülebilirliğini ölçmemize yarayan bir sertifika. Buna bir “yeşil bina derecelendirme sistemi” de diyebiliriz. LEED yeşil bina kriterleri ile, mahalle ölçeğinden küçük ticari iç mekanlara kadar sertifika alınması mümkündür. LEED, bazı başlıklar altında binanıza puanlama yapıyor ve böylece birkaç çeşit sertifika alabilmenizi sağlıyor.

Ülkemizde sertifikalı proje sayısı maalesef çok fazla değil. Bugüne kadar 483 adet projemiz sertifika alabilmiş ve 2021 yılında bu sayı sadece 25 olarak kalmış. Aşağıda LEED sertifikası alabilmiş binaların illere göre dağılımını görebilirsiniz.

Peki bu sertifika süreci nasıl ilerliyor? Öncelikle minimum puan gerekliliklerini (Minimum Program Requirements) sağlamanız gerekiyor. MPR, LEED’in kendi sitesinde böyle özetlenmiş:

Programa kayıt olduktan sonra kriterler kapsamında bir tasarım yapıyorsunuz, daha sonra inşa ediyorsunuz ve tamamdır! İşte size bir LEED sertifikası. Peki bu konuda çok da bilginiz yok ise ne yapabilirsiniz?

Tam burada da LEED danışmanlığı devreye giriyor. Bu, LEED’in kendi sitesinde de hayli önerilen bir hizmet. Türkiye’de tam zamanlı olarak LEED sertifika danışmanlığı hizmeti veren şirketlerin sayısı sınırlı olsa da, gerekliliklerin tümünü karşılayamayan ve dışarıdan destek alarak hizmet veren şirketler de bulunmaktadır. Kendileri ise AECO’yu öneriyor. AECO, 2014’ten beri sürdürülebilir ve çevre dostu bina tasarımları için danışmanlık yapıyor.

Son olarak şunu da belirtmeliyim ki, ülkemizde ve dünyada proje maliyetleri giderek artıyor. Beton ve çeliğin fiyatı protesto edilebilir durumda. Bu durum, bir yapıyı daha kalitesiz yapmamız gerektiğini göstermiyor; aksine çok daha kaliteli yapmamız gerektiğini gösteriyor. Daha iyi bir tasarım demek, yaşı daha uzun ve kendini daha iyi idare edebilen akıllı yapılar demek. Kaynaklarımızın, tabiri caizse, hakkını vermek demek. Bu yüzden LEED gibi sertifikalara bir an önce destek çıkılması gerektiğini düşünüyorum.

Çok daha fazlası için LEED’in sitesini ziyaret etmenizi şiddetle tavsiye ediyorum.

https://www.xn--leedsertifikas-jgc.com/mpr/

https://www.xn--leedsertifikas-jgc.com/leed-sertifika-danismanligi/

https://www.xn--leedsertifikas-jgc.com/turkiyede-leed-sertifikali-binalar/

https://www.statista.com/statistics/276629/global-co2-emissions/

Related Posts

Yorum Yap